Kürtaj ve Yasal Kürtaj Kürtaj, bir gebeliği sonlandırma işlemidir. Gebeliğin kalıcı olarak sona ermesi ya da tedavi edilmesi nedeniyle yapılır. Kürtaj işlemi hem güvenli hem de sağlanabilecek ve genellikle gebeliğin belirli haftalarına kadar yasaldır. Bu süre zarfında ülkelerin koşullarına ve sağlık değişimlerine göre değişir. Gebelik sonlandırma, hamileliğin bir dizisinin esnek bağlı veya tıbbi sarf malzemelerinin sona erdirilmesi işlemidir. Bu işlem, kişinin tercihine, sağlığına veya üremeyle ilgili risklere bağlı olarak yapılabilir. Gebelik sonlandırma işlemleri genellikle erken dönemde, yani ilk 10 hafta içinde gerçekleşir. Daha ileri aşamalarda gebelik sonlandırma, genellikle tıbbi gerekliliklere dayanır. Eskişehir Kürtaj Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Emine Elmas Eskişehir’de Bulunan Özel Kliniğinde Sağlıklı ve Steril bir Cerrahi Müdahale Ortamında Kürtaj ve Gebelik Sonlandırma İşlemlerini Uygulamaktadır. Eskişehir Kürtaj Gebelik Sonlandırma Çocuk Aldırma Yasal Kürtaj Vakum Kürtaj Yasal Kürtaj Türkiye’de hukuki bağlı üreme sonlandırma, gebeliğin 10. haftasına kadar yasaldır. Daha ileri haftalarda üremesal sonlandırma, yalnızca annenin tükenme tehlikesinde olması veya açıkta yaşamsal bir sorun olması durumunda. 18 kişiden oluşan küçük kişiler için ebeveyn izni gereklidir, evli kişilerin ise eş rızası aranır. Kürtaj ve Sosyal Destek Gebelik sonlandırma kararı kişisel bir karardır ve kişi üzerinde duygusal etkiler bırakabilir. Bu süreçte kişinin psikolojik destek alması faydalı olabilir. Güvenilir bir alanında yetkili bir sağlık uzmanından bilgi ve rehberlik almak önemlidir.
Disparoni (Ağrılı Cinsel İlişki)
Disparoni (Ağrılı Cinsel İlişki) Ağrılı Cinsel İlişki Sebepleri Arasında Vajinal Islaklığın Yeterli Seviyeye Ulaşmamasından Kaynaklanmaktadır. Birliktelik Esnasında Yaşanan Kesintiye Uğratma Hem Kadın da Hem de Erkekte Fiziksel Reaksiyonun Dışında Psikolojik Olarak da Olumsuz Etkiler. Çiftlerin Birbirinden Uzaklaşmasına Kadar Varan Etkilere Neden Olmaktadır. İlerleyen Süreçte Kadın Cinsellikle Ağrıyı Özdeşleştirdiği için, Cinsel Birliktelikten Uzaklaşmaya veya Kaçınmaya Başlayacaktır. Disparoni Disparoni, vajinal kuruluk, enfeksiyonlar, pelvik inflamatuar hastalık, endometriozis veya psikolojik faktörler gibi bir dizi nedenle ilişkilendirilebilir. Fiziksel ve duygusal sağlığı etkileyebilen bu durum, genellikle uzman bir sağlık profesyoneli tarafından değerlendirilmesi ve uygun tedavinin belirlenmesi gereken bir konudur. Vajinal Kuruluk Pelvik Enfeksiyonları Endometriozis Disparoni Tedavi Disparoni, Teşhis ve Tedavisinde Öncellikle Fiziksel mi Psikolojik bir Sebep Kaynaklı mı Cinsel İlişkide Ağrı Oluştuğu Tespit Edilmelidir. Düşük Oranda Cerrahi müdahale Gereken Durumlarda Oluşmaktadır. Fiziksel Kaynaklı Teşhislerde Medikal İlaç Tedavileri Uygulanmaktadır. Eğer Psikolojik Sebeplere Dayanıyorsa Uzman Tarafından Cinsel Terapi içeren Psikolojik Yardım Alınmalıdır. Tedavide Şartlanılmış bu Olumsuz Refleks Cevabı, iyi bir Cinsel Bilgilendirme ve Eğitim ile Yeniden Şekillendirilir.
HPV Aşısı
HPV Aşısı HPV Aşısı Sonrası Ciddi Bir Yan Etki Görülmemektedir. Aşı Yapıldıktan Sonra, 15-20 Dk Dinlenilmelidir. Çok Nadiren de Olsa Bayılma gibi Tepkimeler Vermektedir. HPV Aşısı, Serviks Kanserini Oluşturan Tiplerine Maruz Kalmadan Yapılırsa, Yani Cinsel Aktivite Öncesi 3 Dozu Tamamlanırsa Vücut Üzerindeki Etkisi çok Yüksek Olmaktadır. HPV Aşısı HPV Aşısı Ülkemizde Sosyal Güvenlik Kurumu Tarafından Karşılanmamaktadır. Ücretlendirme Olarak Farklılık Göstermektedir. HPV Aşılarının Oluşabilecek Ekstra Alerjik veya Yan Etkiye Karşı Hastane Bünyesinde Yapılması daha Sağlıklıdır. Rahim Ağzı Kanseri Kanser Öncesi Lezyonlar Genital Siğiller HPV Aşısı Kimlere Yapılır? HPV Aşısı, Cinsel Yolla Bulaşan Enfekte Olan Human Papilloma Virüsüne Karşı Oluşturulması Neticesinde Kadınlara Yüksek Oranda Uygulansa da Erkeklere de Uygulanmaktadır. Hamile Kadınlarda ve Gebelik Şüphesi Olan Kadınlarda Aşının Kullanılmaması Önerilmektedir. HPV Aşısının Cinsel İlişkiden Önce 3 Doz Uygulanması Etkisini Arttırmaktadır.
Adet Düzensizliği
Adet Düzensizliği Kadınlarda Üreme Sistemi, Hormonal Dengenin Yumurtalıklar Tarafından Sağlanması Soncu Oluşmaktadır. Ortalama 28 Günlük Periyotlar Halinde Kadınlar da REGL Adet Kanaması Gerçekleşir. Adet Döngüsü Kanamanın 1. gününden başlayıp diğer REGL kanamasının başlangıcına kadar olan süre olarak hesaplanır. Kadınlar İlk Regl Adet Döngüsü İle (12-15 yaş aralığı) Menopoz Dönemine Kadar, Herhangi Bir Jinekolojik Rahatsızlık Geçirmediği Sürece veya Gebelik Durumları Dışında 28-30 Günlük Periyotlarda Adet Kanaması veya Regl Olurlar. Adet Düzensizliği Nedenleri Adet Düzensizliğinin Oluşmasında veya Kadınların Regl Dönemlerinin Takvimlerinde Oluşan Belirgin Sapmalar Bir Çok Sebebe Dayandırılabilir. En Başta Kronik Rahatsızlıklar, Aşırı Stres, Yoğun ve Yorucu Egzersiz, Hormonal Etkisi Olan Doğum Kontrol Yöntemlerinin Tamamı Adet Düzensizliğine Neden Olmaktadır. Ağır ve Yorucu Egzersiz Durumları Hormonal Doğum Kontrol Yöntemleri Aşırı Stres Menopoz Diyabet ve Trioit Hastalıkları Adet Düzensizliği Tedavisi Tedavi Sürecinde Öncelik Olarak Hangi Nedenlerin Sebebiyet Verdiği Kadın Hastalıkları Uzmanı veya Jinekolog Tarafından Tespit Edilmelidir. Sıklıkla Kullanılan Yöntem Doğum Kontrol veya Hormonal Adet Düzenleyici Haplardır. Ancak Devamlı ve Ciddi Derece de Şikayetlerin Artması veya Yoğunluğunun Fazla Olması Cerrahi Müdahale Gerektirebilecek Durumları Oluşturmaktadır. Adet Düzensizlikleri Oligomenore (seyrek adet görme) Polimenore (sık adet görme) Hipermenore Amenore (adet görmeme Menometroraji Menoraji
İdrar Kaçırma
İdrar Kaçırma Kişinin İdrarını İstem Dışı Olarak Yapması Olarak Tanımlayabiliriz. Tıpta Biz Üriner İnkontinans Olarak İfade Ederiz. İdrar Kaçırma Sosyal, Pskolojik ve Hijyenik Problemler Oluşturur. Kadınlarda Erkeklerden Daha Sık Görülmektedir. Yaş Aldıkça ve Menopoz Sonrası Kadınlarda Sıklığı %50 nin Üzerine Çıkmaktadır. İdrar Kaçırmada Rol Oynayan Birçok Faktör Vardır. Yaş, Cinsiyet, Gebelik -Gebelik Sayısı, Doğum Travması, Bağ Dokuda Genetik Faktörler, Hormonal Durum Sayılabilir. Yine Karın içi Basıncını Artıran Kronik Öksürük, Kabızlık, Ağır Kaldırma, Sigara Kullanımı, Obesite, Şeker Ve Astım Hastalığı Gibi Durumlar Da İdrar Kaçırmaya Katkıda Bulunur. İdrar Yolu Enfeksiyonu Geçici İdrar Kaçırmanın Bir Sebebidir. Yine Omurilik Yaralanmaları ve İnme Gibi Hastalıklarda Sinir Yaralanması Yaparak Daha Nadir Görülen Tipte İdrar Kaçırmaya Sebep Olabilmektedir. İdrar Kaçırmanın En Yaygın Tipleri Travmatik Doğumlar En Fazla Gördüğümüz Sebeplerden Biridir. İri Bebek Doğurma, Uzun Süren Doğum Eylemi, Epzyotomi Uygulamaları-Epizyotomi Olmasa Da Geniş Yırtıklar Hem Kaslarda Ve Hem de Sinirlerde Hasar Yapabilmektedir. Travmatik Doğum Dışında Gebelik Bile Pelvik Taban Kaslarında Belirli Oranda Hasar Verdiği Çalışmalarda Gösterilmiştir. Sonuçta Kadın Kısa Süreli Değil 9 Ay Boyunca Karnında Bir Ağırlık Taşımaktadır. Her Geçen Gün Kilosu Artan Bebeği İle Onu Sağlıklı Tutan Fizyolojik Değişikliklerin Getirdiği Bir Ağırlık Vardır. Fiziksel Aktivite ile Ortaya Çıkan Ani Zorlayıcı Sıkışma Hissi İle Ortaya Çıkan İki Tipi De İçeren İdrar Kaçırma İdrar Kaçırma Tanısı Tanı Koyarken Kişinin İdrar Kaçırma ile İlgili Şikayetlerini Dinlemek Yani İyi Bir Anamnaz Almak Önemlidir. Bu Bize Kolayca Çözülebilecek İdrar Kaçırmaya Sebep Olan Bir Çok Nedeni Anlamamızı Sağlar. Sonrasında Jinekolojik Muayene, Tam İdrar Tahlili Ve İdrar Kültürü Testi ile Değerlendirilir. Ayrıca Ürodinami Testleri gibi Özel Testler de Tanı Koymada Bize Yardımcı Olmaktadır. İdrar Kaçırma Tedavisi Kilolu Bir Kadın ise , Zor Olsa da Kilo Vermesini İstiyoruz, Çünkü Biliyoruz ki; Kilosunun %8 Kaybı Bile Semptomlarını Yarıya Yakın Azaltacaktır. Kafeinli İçecekler ve Alkol Tüketimini Sınırlaması İstenilir. Kronik Bir Hastalığı Yok ise Sıvı Kısıtlaması Yapılabilir. Kegel Egzersizi Yani İdrar Torbası, Bağırsak Ve Rahim gibi Üreme Organlarımızı Yerinde Tutan ve Destekleyen Pelvik Taban Kaslarının Güçlendirilmesi çok Önemlidir. Bu Kasların İstemli Kasılmasını ve Gevşemesini Öğrenerek, En Az Günde 3 Set 15 Defa Bu Egzersizi Öneriyoruz. Son Yıllarda Vajınal Lazer Tedavisi de çok Gündemde Olan Bir Tedavidir. Ameliyat Olmak İstemeyen Genç ve Orta Yaş Hastalarda, Fiziksel Aktivite ile Ortaya Çıkan Hafif ve Orta Derecede İdrar Kaçırmada Etkili Olabilmektedir. Anestezi Gerektirmeden, Poliklinik ve Muayenehane Şartlarında Eğitimli Kişilerce Uygulanabilmektedir. Hem Kegel Egzersizinin ve Hem De Vajinal Lazer Uygulamalarının Cinsel Fonksiyon Üzerinde de Olumlu Etkileri Vardır. İlaç Tedavileri de İdrar Kaçırmada Oldukça Etkilidir.
Gebelik ve Emzirme Döneminde İlaç Kullanımı
Gebelik Sürecinde ve Doğumdan Sonra İlaç Kullanımı Anneler Açısından Önemlilik Arz Eden Durumlardır. Özellikler Bebekte Olumsuz Durumlar Oluşturacağı Algısı Anneyi Tamamen Negatif Bir Sürece Sürükler. Annenin Önceden Konulan Bir Tanı Neticesinde Devamlı Kullanması Gereken İlaçlar Olabilir. Gebelikte İlaç Kullanımı Yapılan Araştırmalarda Yüksek Bir Oranda Anne Adaylarının Hamilelik Sürecinde İlaç Kullandığı Gözlemlenmiştir. Ancak Doktor Kontrolünde ve Kadın Doğum Uzmanının Onayı İle Devamlı Rahatsızlıkları Olanların (Diyabet, Astım vb.) İlaç Kullanımı, Hekimin Vereceği Karar ve Yorumu İle Sonuçlanır. Hamilelik Sırasında Kullanılan İlaçlar Kesinlikle Hamilelik Sürecinde Kullanılacak İlaçlar Gebeliğinizi Takip Eden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Hekimin Olur ve Onayından Geçmelidir. Özellikle Hamileliğin İlk 3 Aylık Sürecinde İlaç Kullanımı Tamamen Kontrol Altında Tutulmalıdır. Ateş Düşürücü ve Ağrı Kesiciler Astım İlaçları Yüksek Tansiyon İlaçları Antibiyotikler Emzirme Dönemi Anne Sütü Mucizevi Olarak Mükemmel Besin Değerlerine Sahip İçeriklerden Oluşmaktadır. Bebeğe Aktarımı İle Gelişim ve Büyüme Sürecinde Önemli Katkısı Yer Almaktadır. Bu Süreçte Annenin Kullandığı İlaçlar Anne Sütü İle Bebeğe Geçme Durumundan Kaynaklı Kontrollü ve Hekim Onaylı Olmalıdır. Alınan İlaç Bebekte ; Rutinden Farklı Uyku ve Yorgunluk Hali Oluşturuyor, Beslenme Rutininde Değişim Meydana Geliyorsa İlacın Kullanımının Tekrar Gözden Geçirilmesi Gerektiğini Gösterir. Bir İlacın Kullanımı Bebeğin Kilosu, Kaç Aylık Olduğu, Karaciğerde Emilemesine Göre Değişiklik Gösterir. Emzirme Döneminde İlaç Kullanımı Emzirme Döneminde Anneye Bebeğin Sütüne En Az Geçecek Dozda İlaç Verilmelidir. Annenin İlaç Almak İçin En Uygun Zamanın Emzirmeden Sonra Olduğu Belirtilmelidir. Bebeğin Uyku Düzeni, Devamlılık Arz Eden Huysuzluk, Yeme Düzeninde Bozulmalar, Devamlı Uyku ve Yorgunluk Hali, Vücutta Alerjik veya Kızarıklık Gibi Reaksiyonlar Gözlemlenmesi Durumlarında Derhal Hekime Başvurulmalı ve Kullanılan İlaçların Belirtilmesi Gerekmektedir.
Servikal Kolposkopi
Kolposkopi İşlemi, Kadınların Rahim Ağızını Detaylı İncelenmesine Yardımcı Olan Bir Yöntemdir. 30 Kata Kadar Büyütme Özelliği Bulunan Kolposkop İsimli Cihaz Yardımıyla Doktorun Tanı ve Tedavi Konusunda Daha Net Bir Değerlendirme Yapmasına Olanak Sağlamaktadır. Servikal Kolposkopi Rahim Ağzı Kanseri Teşhis ve Tedavi Süreçlerinde, Erken Teşhis ve Tanımada, Jinekolojik Muayene Sürecinde Kolposkopi Önemli Ölçüde Fayda Sağlar. Sadece Rahim Ağzı Kanserinde Değil, Vajinal Doku İncelemesinde, Gebelik Döneminde ve Kısırlık Nedenlerini Araştırmada da Servikal Kolposkopi Yapılır Servikal Kolposkopi Sağlıklı Bir Veri Elde Edilebilmesi İçin Kadının Adet Döneminde Kolposkopi Uygulanmaz. İşlem Öncesinde Vajinal Herhangi Bir İlaç Kullanılmamalıdır. Klink Ortamında Yapılmalıdır. İşlem, Pelvik Muayene Pozisyonunda Gerçekleştirilir. Rahim Ağzı Kanseri Teşhisinde Vajina ve Vulva Lezyonları Kanser Taramalarında Servik Doku Bölgesinde Rahim Ağzı Kanseri Teşhis ve Tanı Rahim Ağzı Kanseri Tarama Testleri Yaygınlaştıkça, Kolposkopiye Daha Çok İhtiyaç Duyulmaktadır. HPV DNA Testleri Ülkemizde KETEM Merkezlerinde , 30 Yaş Üstü Kadınlara Rutin Olarak Pap Smear İle Birlikte Yapılmaktadır. Pap Smear Anormallikleri ve Yüksek Riskli HPV Tipleri (Özellikle HPV 16 Ve HPV 18 ) Saptandığında Servikal Kolposkopi Tetkiki Yapılmalıdır. Bazen De Muayene Sırasında Rahim Ağzı Görüntüsü Anormal Olabilir. Kadından Alınan Tetkiklerde Renk Değişikliği veya Artmış Damar Görüntüleri Bizi Bu Teste Yöneltir. Servikal Kolposkopi Nasıl Uygulanır? Kolposkopi Cihazını Işık Altında Dokuyu Büyüterek Gösteren Bir Büyüteç Gibi Düşünün. Çoğu Cihaz, Doku Görüntüsünü 3 İla 30 Kat Büyütebilir. Önce Çıplak Gözle Rahim Ağzı Değerlendirilir. Takiben Özel Asidik Bir Solüsyonla Boyanıp Beklenir. Bu Uygulama Sonrası Sorun Varsa O Epitel Farklı Bir Renk İle Kendini Gösterir. Bu Alanlardan Biyopsi Alınır. Daha Sonra Anormal Damar Yapısını İnceleyen Bölüme Geçilir. Bu Alanlardan da Biyopsi Alınır. Kanama Kontrolü Yapılır. Son Olarak da Servikal Kanal Küretajı Eklenir. Tekrar Kanama Kontrolü Sonrası İşleme Son Verilir. Alınan Biyopsiler Patolojiye Gönderilir ve Gelen Sonuca Göre Takip veya LEEP İle Serviks Tıraşlama veya Serviksin Koni Şeklinde Çıkarılması İşlemi Uygulanır. Kolposkopi İşleminin Yapılmasına Engel Herhangi Bir Kontrendikasyon Yoktur. Sadece Önceden Yapılan Muayenede Enfeksiyon Varsa Tedavi Edilmelidir.
Polistik Over Sendromu
Polikistik Over Sendromu (PCOS ) Üreme Çağındaki Kadınlarda Sık Görülür. Düzensiz veya Uzun Aralıklarla Adet Görülmesi, Aşırı Tüylenme ve Kıllanma Gibi Erkek Hormonları Yüksekliği ile Birlikteliği Olan Bir Problemdir. Yumurtlamanın her Ay Olmaması Adet Gecikmelerine Neden Olmaktadır. Polikistik Over Sendromu Nedir? Polikistik Over Sendromu (PCOS) Önemi Uzun Süreçlerde Kişinin Hayatını Olumsuz Etkileyecek Kronik Hastalıklara Yol Açabilmesidir. İnsülin Direnci İle Birlikte Kilo Alma ve Yaşın İlerlemesi Bu Sendromlu Kişilerde Şeker Hastalığı Ve Kalp Hastalıklarına Ortaya Çıkabilir. Yine İlerleyen Yaşta Rahim Kanseri Açısından da Polikistik Over Sendromu Risk Oluşturur. Polikistik Over Sendromu (PCOS) Oluşma Sebebi Net Olmamakla Birlikte, Genetik, Çevresel ve Hormonal Bozukluklar Suçlanmaktadır. Özellikle Yumurtalık da Hormon Üretiminde Hücresel Düzeyde Olan Defektler Ve Bu Hormonların Beyinde Üretimini Düzenleyen Aks da Düzensizlikler ve İnsülin Direnci Bu Sendromun Ortaya Çıkmasına Zemin Hazırlar. Polistik Over Sendromu Kadında Oluşabilecek En Belirgin Belirtiler; Adet Düzensizliği, Aşırı Tüylenme ve Hamile Kalamamaktır. Polistik Over Sendromu, Üreme Çağındaki Her 10 Kadından Birinde Görülebilmektedir. Sendromu Yaşayan Kadınlarda Kalıcı Bir Gebe Kalamama Durumu Söz Konusu Değildir. Adet Düzensizliği Aşırı Kıllanma ve Tüylenme Kilo Artışı Ciltte Yağlanma ve Sivilcelenme Uzun Aralıklarla Adet Görme veya Hiç Adet Görememe Ovulasyon (Yumurtlama) Olmaması Polistik Over Klinik Bulguları Kişi Genelde Adet Gecikmesi veya 3 Aydan Uzun Süredir Adet Görememe Şikayeti İle Gelir. Yine Bir Çok Vakada Kıllanma, Sivilce ve Lokal Saç Dökülmesi Bulguları Eşlik Eder. Gebe Kalamama da Doktora Danışma Nedenleri Arasındadır. Tanı Kriterleri Olarak; Klinik Bulgular Yani Adet Düzensizliği ve/veya Erkek Tipi-Orta Hat Kıllanması, Laboratuvarda Erkeklik Hormonu Yüksekliği, Ultrasonda Tek Overde 12 Den Fazla 1 Cm Den Küçük Folikül Olması Önemlidir. Görünüm Olarak, Yumurtalığın Dış Çeperine Yakın Dizilmiş İnci Tanesi Gibi Bir Görüntü Verir. Polistik Over Sendromu Tedavisi Tedavide Semptomlara Yönelik Tedavi Yapılır. Adet Kanamasının Aylık Gelmesi Yani Ovulatuvar Düzenli Hale Getirilmesi, Kıllanma Akne Gibi Sorunların Giderilmesi ve İnsülin Direncinin Kırılması Amaçlanır. Çocuk İsteği Olup Olmamasına Göre Verilen Düzenleyici Hormon Tedavisi Değişir. Bekâr veya Çocuk İsteği Yok ise Hem Adet Düzensizliği ve Hem de Kıllanma için Oral Kontraseptif İlaçlar İlk Seçenek Tedavilerdir. Risk Faktörü Yok İse Oldukça Etkili Olan Oral Kontraseptifler Vardır. Bu İlaçlar Kullanılamıyorsa, Sadece Progesteron İçeren Tedaviler Vardır. Bunlar Oral, Vajinal veya Rahim içi Hormonlu Spiral Şeklinde Verilebilir. Ama Bu İlaçların Kıllanma Üzerine Etkilerinin Olmadıkları ve Korunma Sağlamadıkları Kişilere İletilmelidir. Kıllanma için Bir Çok Farklı Medikal Tedaviler de Vardır. İlk Basamak da Kişinin Yaşam Stili Değişikliği İstenir. Fiziksel Aktivitenin Arttırılması, Düşük Kalorili Yiyeceklerin Tüketilmesi Kilo Kaybını Sağladığı için Semptomları Azaltacaktır. Kilonun % 5 Kaybı Bile Bu Düzelmede Etkili Olacaktır. Ayrıca İnsülin Direncini Azaltan İlaçlar da Kullanılabilir. Bu İlaçlar, Kan Şekeri Düzeylerini Kontrolde Tutar ve Kilo Vermeyi Kolaylaştırır. Yine Akne, Kıllanma Gibi Şikâyetleri de Azaltır. Yaşam Sitilindeki Değişiklikler İle Etkisi Daha Fazla Olmaktadır. Son Olarak Şunu da Belirtmek İsterim; Kişilerin İlerleyen Yaşlarda İlaç Kullanmadan Düzenli Adet Görmesi Mümkün Olmaktadır.
Korunma Yöntemleri
Düzenli Birlikteliği Olan Kişilerde, Korunma Olmaz İse Her Ay %25 Olasılıkla Gebe Kalma Olasılığı Vardır. İstenmeyen Bir Zamanda Gebelik Olmaması İçin Etkili Bir Yöntemle Korunma Yapmak Gerekir. Çiftlerin Her İkisinin de Uygulaya Bileceği Farklı Korunma Yöntemleri Mevcuttur. Hangi Korunma Yöntemi Bana Uyar? Doğum Kontrol Hapları İlk Hap Adetli İken Başlanır. Her Gün Aynı Saatte Hap Almak Gerekir. 21 Günlük Veya 28 Günlük Haplar Vardır. İçeriğinde Östrojen Ve Progesteron Hormonları Vardır. Dozları Son Yıllarda Oldukça Azaltılmıştır. Estrojen Ve Progestron Tipleri Farklı Olabilmektedir. İlk Ay Koruyuculuğu Düşüktür. 2. Aydan İtibaren Koruyuculuğu Yüksektir. Kişi 37 Yaşın Altında İse, Migren Ve Varisi Yok İse, Ailesinde Erken Yaşta Kalp Krizi Öyküsü Yoksa, Pıhtılaşma Problemi Yaratan Hastalık Yok İse, Ailede 1. Derece Akrabalarında Meme Kanseri Öyküsü Yok ise Doğum Kontrol Hapları Kullanılabilir. Spiraller Günümüzde Bakırlı Ve Hormon İçeren Spiraller Vardır. Doğum Yapan Hastalarda, Aşırı Kanama Öyküsü Yok İse Bakırlı Spiraller Etkin Korunma Yöntemleridir. Toplumumuzda Sık Olarak Kullanılmaktadır. 5 Yıllık Ve 10 Yıllık Tipleri Vardır. Son Yıllarda Balerin Spiral Ve Kaymayan Spiral Olarak Da Bilinen Spiraller Bakırlı Spiraldir. Doğum Kontrol Hapları Spiraller Cilt Altı İmplantları Ertesi Gün Hapları Prezervatif Hormonlu Spiral Hormonlu Spiral ve Cilt Altı İmplant Hormonlu Spiral Şiddetli Adet Ağrısı, Yoğun Kanama Öyküsü Olanlarda Ve Bazı Rahim İç Tabaka Kalınlığı Tedavilerinde Kullanılır. Bu Kişilerde Korunma Da Sağlar. Lokal Etkisi Nedenli Yan Etki Olasılığı Daha Azdır. Uygulanan Kişilere Şunu Belirtmek Gerekir; Kullanım Süresi Arttıkça Kanama Miktarı Ciddi Azalacaktır Ve Hatta Adet Tamamen Kesilebilir. 5 Yıllık Kullanım Süresi Vardır. Cilt Altı İmplant Kullanılmayan Kolun Üst Ve İç Yüzeyine Lokal Anestezi Sonrası Uygulanır. Kibrit Çöpü Uzunluğundadır. Hormonlu Spiral Gibi Günlük Progesteron Salarak Etki Gösterir. 3 Yıl Kullanım Süresi Vardır. Prezervatif ve Ertesi Gün Hapları Prezervatif Doğru Zamanda Takılırsa ve Çok İnce Olmayan Prezervatifler Kullanılırsa Koruyuculukları Yüksektir. Özellikle Genç Yaşlarda Yapılan Birlikteliklerde Cinsel Yolla Geçen Hastalıklara Karşı Korunma Sağlar. Ertesi Gün Hapları Acil Kontraseption İçin Kullanılır. Her Birliktelikte Kullanılması Dozunun Yüksekliği Nedenli Önerilmemektedir. 24 Saat Geçtikten Sonra Kullanılan Hapların Koruyuculu Azalttığı Bilinmektedir. Diğer Yöntemler (Sermisid, Servikal Kaplar, Geri Çekme Gibi) Çok Etkin Değildir. Hangi Yöntem Kullanılırsa Kullanılsın Adet Gecikmesi İle Birlikte Mide Bulantısı, Kasık Ağrısı, Baş Dönmesi, Mide Şikayetleri Olursa Gebelik Testi Yapılmalıdır.
Menopoz
Menopoz Kalıcı Olarak Adet Kanamasının Kesilmesi Durumudur. Son Adet Tarihi Üzerinden 12 Ay Geçmiş İse Kişi Menopoza Girmiş Kabul Edilir. Dünyada Menopoza Girme Yaş Ortalaması 45-55 Arasındadır. Türkiye de Ortalama Menopoz Yaşı 51 dir. Alınan Kemoterapi Veya Radyoterapi, Rahim Ameliyatı İle Birlikte Overlerin Alınması, Sigara Kullanma Erken Menopoza Girmeye Neden Olur. Menopoz Nedir? Menopoza Girmeden Önce Bir Dönem Vardır. Yaklaşık Bu Dönem 4 Yıldır. Bu Dönemde Adet Düzensizlikleri Başlar. Sıcak Basma, Gece Terlemeleri, Uykusuzluk, Mod Değişiklikleri Ve Vajınal Kuruluk Görülür. Bu Semptomlar Menopoza Girildiğinde ilk Yıllarda da Alevlenerek Devam Edebilir. Sıcak Basmaları Toplumda %80 Görülür. Maalesef Bu Kadınların Sadece %20-30 U Tıbbi Yardım İstemektedir. Sıcak Basmaları Tipik Olarak Göğüsün Üst Kısmında ve Yüz Bölgesinde Ani Isı Artışı Olarak Hissedilir. Özellikle Geceleri Ortaya Çıkar. Uykuya Dalma ve Uykunun Sürdürülmesi gibi Sıkıntılar Menopoza Giren Kadınlarda Sık Görülmektedir. Bunun Sonucunda Yorgunluk, Sinirlilik ve Algılama Fonksiyonlarında Olumsuz Etkilenme Olur. Ruhsal Durum ve Duygu Durum Değişiklikleri, Unutkanlık, Konsantrasyon Güçlüğü ve Bazen Depresyona Kadar Giden Süreç Olabilmektedir. Yine Menopoz ve Sonrasında Artarak Hissedilen Vajinal Kuruluk ile Karşı Karşıya Kalınmaktadır. Bu da Vajen de Karıncalanma, İğne Batma Benzeri Şikayet ve Cinsel Birliktelikte Ağrı Oluşturmaktadır. Menopoz Tedavisi Kişiselleştirilmelidir. Hormon Tedavisi Verilecek ise çok Küçük Dozlarda Kısa Süreli Uygulanmalıdır. Vajinal Atrofi İçin İse Kremler ve Vajınal Tabletler Kullanılarak Hem Vajen, Hem de İdrar ile İlgili Sıkıntıların Önüne Geçilebilir. Menopoz Bir Yaşlanma Süreci Olarak Görülmemelidir. İnsan Ömrünün Arttığı Günümüzde Keyif Alarak Sağlıklı Yaşayacağımız Bir Dönem Olarak Kabul Edilmelidir. Adet Düzeninde Değişme Gece Terlemeleri ve Ateş Basması Vajinal Kuruma ve Vajinada Tahriş Uykuya Dalmada Zorlanma Sık İdrara Çıkma ve İdrar Kaçırma Menopoz Hastalıkları Menopoza Giren Kadınlarda İki Önemli Hastalık İçin de Risk Gelişmektedir. Vücutta Östrojen Olması (Üreme Çağı Döneminde) Biz Kadınları Kalp ve Damar Hastalıklarından Korumaktadır. Bu Dönemde Erkeklerde Kalp Krizi Geçirme Oranı Kadınlara Göre Fazladır. Maalesef Menopoz Sonrası Kadınlar da Erkekler Gibi Yüksek Kalp Hastalıklarına Yakalanabilmektedir. Yine Osteoporoz da Yani Kemik Erimesi Bu Dönem Öncesi Başlayıp Menopoz Sonrası Dönemde Hızlanmaktadır Menopoza Hazırlık Kadınların Kaçınılmaz Olarak Gireceği Bu Döneme Hazırlanmalarını Önemsemekteyiz. Özellikle Kemik Sağlığı İçin Hayatımızda Yürüme, Küçük Ağırlıklar İle Yapılan Egersizler Olmalıdır. Kalsiyum Yönünden Zengin Bir Beslenme Önemlidir. Hayvansal Ürünler Yerine Sebzelerden Alınan Kalsiyum Değerlidir. Kalp Hastalığından Korunmak için İdeal Kiloya Gelinmeli ve Düzenli Yürüyüşler ile Hdl (İyi Kolesterol) Düzeyini Arttırmak Önemlidir. İnsülin Direnci-Diyabet ve Hipertansiyon gibi Kronik Hastalıkların Tedavisini ve Kontrolde Olmaları Sağlanmalıdır.